Birçok yazımızda siyaset başlığı kullanmıştık. Usulü bozmadan siyaseti yine başköşeye koyup eğitim ile ilişkisi üzerine birkaç söz söylemek isteriz.
Sorun çözme ve umut verme sanatı olan siyaset ile gelecek tasavvurunun şekillendirilmesinde ana rol sahibi eğitim birbirleri ile önemli bir ilişki içindedirler.
Gelecek tasavvurunun yeni nesillerde oluşturulması her ikisinin de misyonudur.
Yaşadığımız dönemde ülkemizde eğitim siyasi kararlarla ciddi bir şekilde etkileşim içerisindedir.
Eğitim konusunda ciddi çalışmalar yapan bazı akademisyenler, konunun siyaset üstü ele alınmasını tavsiye eder. Bazıları ise siyasetin tam merkezinde olması gerektiğini savunur. Bu iki görüşün de kendilerince haklı ve tutarlı tarafları olmakla beraber, olumsuz yönleri de içerisinde barındırır.
Ne olursa olsun, siyasetin de eğitimin de bir numaralı konusunun gelecek nesillerimizin şekillendirilmesi olduğu konusunda ısrarcıyız. Nesillerimizin şekillenmesinde bu iki kurum sorumluluk sahibi iki temel direk gibidir. Bu iki kurum arasındaki sağlıklı ilişki, geleceğe güvenle bakmamızda önemli bir role sahiptir.
Devlete bağlı, sorumluluk sahibi, değerlerine saygılı, geçmişi ile kavga etmeyen, geleceğe umutla bakan nesilleri yetiştiren kurumlarımız birbirlerini tamamlamalı, desteklemeli bir ortak çalışmayı bir erdem kabul etmelidir.
Kurumlar arası çatışmalar sadece kurumları değil, toplumsal barışı da olumsuz yönde etkileyecektir.
Toplumsal barışın teminatı geleceğe güvenle bakan eğitimciler ve onların ellerinde yeşeren yeni nesillerdir.
Siyasetin Eğitime Etkileri
Siyasi iktidar, eğitim hedeflerini, müfredatını, finansmanını ve eğitim standartlarını belirleyen politikalar oluşturur. Alınan kararlar, eğitim kurumlarına ayrılan bütçeyi ve kaynak dağılımını etkiler. Siyaset, eğitim kurumlarının yönetim yapısını, personel atamalarını ve denetim mekanizmalarını etkileyebilir. Siyasi iktidar, halkın talepleri doğrultusunda eğitim politikalarında değişiklik yapabilir.
Eğitimin Siyasete Etkileri
Toplumun hemen hemen her kesimi demokratik değerleri, siyasi kurumları ve katılım mekanizmalarını eğitim sayesinde öğretir. Ayrıca, bireylerin bilgiye eleştirel bir şekilde yaklaşmalarını, farklı bakış açılarını değerlendirmelerini ve bilinçli kararlar almalarını sağlar. Yine eğitim, toplumsal değerlerin, kanunların ve ahlaki ilkelerin aktarılmasına katkıda bulunur. Unutulmamalıdır ki, Eğitimli bireyler, siyasi süreçlere daha aktif olarak katılma eğilimindedirler.
Siyaset ve eğitim kurumlarının dayanışma içerisinde olmaları toplum için oldukça önemlidir demiştik. İdeal olarak, siyaset ve eğitim arasında işbirlikçi ve destekleyici bir ilişki olmalıdır. Siyaset, eğitim sistemine gerekli kaynakları sağlamalı ve politikalar oluşturmalıdır. Eğitim ise vatandaşları bilinçli ve sorumlu bir şekilde siyasi süreçlere katılmaları için hazırlamalıdır.
Evet, yarınlarımızın teminatı gençlerimizin daha donanımlı, geleceğe güvenle bakan ve yaşadığı coğrafyasını yüreğiyle seven bireyler olması için hem siyasiler ve hem de eğitimciler olarak yüreğimizi ortaya koyalım. Gece gündüz demeden çalışalım ve hayalimizdeki geleceği dayanışma içerisinde birlikte kuralım.