Bursa Barosu’nun Başkanlık seçimine aday olan Avukat Hakkı Savunur Soğancı, Bursa’da özel bir otelde aday tanıtım toplantısı gerçekleştirildi.
Bursa Barosu Başkanı adayı olan Hakkı Savunur Soğancı, ‘meslek ekibi olarak aday’ olduklarını dile getirerek konuşmasına başladı. Soğancı, “Baromuz ve Barolar Birliği yıllardır hep siyasi neden ile verilen oylarla oluşmuş, mesleki bir örgüt olmaktan çok, siyaset üreten bir kurum haline gelmiş, bunun doğal sonucu olarak da Meslektaşlar birbirine karşı, mesleğine karşı, Baro ve Barolar Birliğine karşı yabancılaşmışlar, ayrıştırılmışlardır. Halbuki Bursa Barosu ve Barolar Birliği en başta bir meslek örgütü ve hukuk örgütüdür. Hukukun siyasetini yapmalı, tüm meslektaşlarına eşit mesafe de olmalı, Mesleğin onuru yüceltme ve meslektaşlarımızın ekonomik, sosyal açısından kazanımlar elde etmesine hizmet etmelidir. Mesleğimizin önündeki her türlü engeli ortadan kaldırmalı, meslektaşlarımızın sorunlarını doğru tespit edip zamanında ve doğru çözümler bulmalıdır” diye konuştu.
Bursa Baro Başkanı adayı sözlerini şu şekilde sürdürdü:
Son yıllarda Bursa Barosu mevcut yönetimi Meslektaşlarının sorunlarını tespit etmek ve bunları çözmek için hiçbir gayrete girmemiş, bir çok meslek odası meslekleri ile ilgili meslektaşlarına yeni alanlar kazanç kapıları açarken, yeni meslek alanı açmak şöyle dursun maalesef meslektaşlarımız elindeki alanları bile kaybetme noktasına getirmiştir. Türkiye Çapında hali hazırda 190.000 civarında avukat hizmet vermektedir. Son zamanlarda nerede ise her ilde açılmaya başlayan ve kontrolsüzce sayıları ve kontenjanları artan Hukuk fakültelerinden, ihtiyacın çok çok üstünde Hukuk fakültesi mezunları verilmeye başlanmıştır. Avukat sayısı2013 yılından bu yana iki katına çıkmıştır. Bursa da yaklaşık 5800 avukat mevcut olup ilimizde avukat başına ancak 586 kişi düşmektedir. Çevresinde oğlu, kızı, kardeşi, akrabası avukat olmayan kimse neredeyse kalmamıştır.
“AVUKAT ARKADAŞLARIMIZ BÜRO AÇAMAZ, AÇTIKLARI BÜROLARI YÜRÜTEMEZ HALE GELMİŞTİR”
Avukatların sorunlarına değinen Soğancı, “Bu şartlar altında avukat arkadaşlarımız büro açamaz, açtıkları büroları yürütemez, bağlı olarak başka bürolarda hak ettikleri ücretler ile çalışamaz hale getirilmiştir. Ve bu duruma şimdiye kadar Barolar Birliği ve Bursa Barosu yönetimleri sadece seyirci kalmıştır. Her geçen gün yeni fakülte açılmış, yabancı üniversitelere denklik verilmiş, kontenjanlar artırılmış Bursa Barosu sadece seyretmiştir. İhtiyaç doğrultusunda mezun verecek kaliteli eğitim veren Hukuk fakülteleri ile ilgili hiçbir itirazı ve bunu engellemek için hiçbir çabası olmamıştır. Ne var ki iş çığırından çıkmış o zaman da ancak Ah vah edilmiştir. 2008 Yılında Avukatların sosyal güvenlik statüsü 4 a ( Eski SSK ) dan 4 b ( Eski BAĞKUR ) ye çevrilmiş, bu değişiklik ile avukatlar daha geç yaşta ve daha fazla primle emekli olmak zorunda bırakılmış ve emekli olduğunda daha az emekli aylığına layık görülmüştür. Bu olurken de Baromuzdan ve Barolar Birliğinden yine bir ses çıkmamıştır. O dönem ki sessizlik bu yıllara gelindiğinde; tüm avukatlara ağır mağduriyet getirmiştir” ifadelerini kullandı.
“BURSA BAROSU SÜREKLİ HER ŞEYE İTİRAZ ETMEKTEN, MESLEKTAŞ LEHİNE TALEPTE BULUNMAYI UNUTMUŞTUR”
Bursa Barosu mevcut yönetimine eleştirilerde bulunan Soğancı, “Bursa Barosu yönetimi son yıllar ve özellikle son 4 yıla bakıldığında rutin işler dışında, neredeyse meslek adına, meslektaş yarına hiçbir proje üretmemiş, avukatların hayatlarını kolaylaştıracak en basit işleri bile yapmaktan imtina etmiştir. Mevcut yönetim Başkanlık makamından yapılan basın açıklamaları ile, halktan kopuk, meslektaştan uzak rutini devam ettirmek üzerine kurulu bir sistemle baroyu yönetmeye çalışmıştır. Ancak her geçen gün meslektaşlarımız daha zor duruma düşmüştür. Bursa Barosu sürekli herkese her şeye itiraz etmekten, meslektaş ve meslek lehine talepte bulunmayı unutmuştur. Sadece seçim zamanı bizlerin ortaya koyduğu sorunlar ve çözüm yöntemleri ile ilgili projelerimize benzer projeleri gerçekleştireceklerini vaat etmiş ve neredeyse hiçbirini yerine getirmemiştir. Geçen seçim döneminde Özlüce de Baromuza tahsis edilen alana sosyal tesisi kısa sürede yapacağımız vaadimiz karşısında, mevcut yönetim 12 yıldır projeleri yayınlanan, maketi dahi yapılıp sergilenen sosyal tesis projesini gerçekleştirmek için hiçbir çaba sarf etmemiştir” dedi.
Bursa Barosu’nun sorunlarını dile getirerek konuşmasına devam eden Soğancı şu ifadeleri kullandı:
Yine Barohan ile ilgili görüşlerimizi açıklamamız sonrasında seçime beş kala mevcut yönetim Nilüfer Belediyesi bünyesindeki eski adı ile Müjdat Gezen Kültür merkezi olarak bilinen yapıyı baro sosyal tesisi olarak faaliyete geçireceklerini ve burada aynı zamanda Barohan’ın genişleyerek faaliyet göstereceğini bildirmişler, hatta bu yerin projelerini yayınlamış ve anılan tesisin 2023 Ocak ayında hizmete açılacağını müjdelemişlerdir. Ortada ne bir sosyal tesis ne bir çaba yoktur. Koskoca bir boş vaat ortada duradurmaktadır. Bahsi geçen yer yıkılmış, bu alana Belediye başka bir inşaat yapmaktadır. En son 1 Eylüldeki Adli yıl açılışımıza az miktarda avukat arkadaş dışında, neredeyse hiçbir basın mensubu ilgi göstermemiş, Bursa Cumhuriyet Başsavcısı, yardımcısı, komisyon Başkanları, hakim ve savcılardan kimse ve il protokolüne dahil hiç kimse katılmamıştır. Mevcut yönetiminin Baromuzu ne duruma getirdiği, düzenlendiği etkinliklerin ne meslektaşlar ne de diğer kurum kuruluşlar nezdinde katılıma değer bulunmadığı acı bir şekilde gözler önüne serilmiştir.
Başkan adayı olarak hedeflerini sıralayan Soğancı, şöyle konuştu:
1)Önce Meslek bir iyilik hareketidir. ÖNCE MESLEK kişisel egolara yer olmayan bir olma, bütün olmanın adresidir. Amacımız adaletin sağlanması, hukukun üstünlüğünün tesis edilmesi için mücadele vermek, mesleği ve meslektaşı hak ettiği çok çok iyi yerlere getirmek için mücadele etmek, sorunlarımızı sahada eş zamanlı tespit ederek, bu sorunlara eş zamanlı hızlı çözümler getirmek, Bursa Barosunu yeniden çok eskiden olduğu gibi bir büyük aile haline getirmektir.
2)Önce Meslek, her bir meslektaşı ailenin bir üyesi olarak görür, ÖNCE MESLEK farklı siyasi ve dünya görüşü sahibi üyelerini zenginlik olarak görür, tek bir gözlükten dünyaya bakmaz ve kimseyi dışlamaz. Elbette bir yörüngesi ve ilkeleri vardır. ÖNCE MESLEK müzakere eder ve kararları bütünün en yüksek hayrı için birlikte alır. ÖNCE MESLEK Genç Yönetim temsilcileri adaylarını; inisiyatif almaları için, Baro ile ilgili tüm kararlarda her ne kadar resmiyette oyları yoksa da bir yönetim kurulu üyesi gibi verecekleri oylarla alınacak kararlara yön verebilsinler diye belirler.
3)Önce Meslek, gençleri dinler, onlara danışır ve tüm karar alma mekanizmalarına dahil eder. Bunun için Baro Meclisini yeniden açıp burada büyük oranda temsil edilmelerini amaçlar . ÖNCE MESLEK meslek büyüklerinin tecrübelerinden yararlanmak ister. Onları sadece seçim zamanlarında hatırlamak, resim çektirmek, , özel günlerde birlikte pasta kesmek, sonra bir daha ki seçim zamanına kadar unutmak yerine Baro Meclisi aracılığı ile onların fikirlerinin alınacak kararlara ışık tutmasını sağlar. ÖZETLE tecrübelilerin birikimlerinden, gençlerin dinamizmi ve pratik çözümlerinden faydalanır.