Belediyeler personel maaşlarını bile ödemekte zorlanır hale gelecektir. TBMM’nin açılışının yapıldığı bugünlerde SGK borçlarının yapılandırılmasının çıkarılmasını ve belediyelerimizin nefes almasını istiyoruz. Ne yazık ki birkaç gün önce Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde tam tersi uygulamayla karşı karşıya kaldık. Büyükşehir Belediyesi ödeneğimizden 517 milyon lira kesildiğini sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu oran gelirimizin yüzde 51’ini teşkil etmektedir. Geçmiş döneme ait bu borcun, zamanında neden ilgililerden tahsis edilmediğini soruyorum” dedi.
Marmara Belediyeler Birliği’nin 2. Meclis toplantısı, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in Başkanlığı’nda Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde gerçekleştiriliyor. Toplantı öncesinde, AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürlüğü ile Marmara Afet Risklerini Azaltma Dairesi’nin katılımıyla gerçekleşecek özel oturumda ise Marmara Bölgesi’nin afet yönetimi konusu ele alınıyor.
Açılış konuşmalarını gerçekleştiren Birlik Başkanı ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Acısı halen daha taze olan Kahramanmaraş merkezli depremler ve yaşadığımız afetlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı rahmetle anıyorum. Ülkemizin coğrafi konumu ve iklimsel özellikleri nedeniyle sıklıkla karşı karşıya kaldığımız doğal afetler derin izler bırakmaktadır. Aktif fay hatları üzerinde yer almamız da ciddi riskleri beraberinde getirmektedir. Yerel yönetimler olarak bizlere düşen görev kentlerimizi afetlere karşı daha dirençli hale getirmek ve stratejik planları daha iyi hale getirmektir. Bizler kentlerimizi sadece bugünkü ihtiyaçlar doğrultusunda değil yarına da hazırlıklı şekilde planlamak zorundayız. Afet yönetimi, kapsamlı bir stratejik konu olarak ele alınmalıdır. Yaşadığımız büyük kayıplar nedeniyle afet dediğimizde aklımıza ilk gelenin deprem olduğunu biliyoruz. İklim değişikliği, hava kirliliği, yangın, sel, heyelan ve Marmara Denizi’ndeki müsilaj da dikkate alınması gereken afetlerdir. Doğal afetlerin felakete dönüşmesini engellemek bizim elimizdedir. Afet anında en fazla zarar görecek yapılar depreme dayanıksız yapılar olduğu gibi, temel altyapı hizmetlerin adet anında işlevini yitirdiğinde karşılaşabileceğimiz zorlukları 6 Şubat’ta deneyimlemiş olduk. Deprem riskine karşı yapı denetimlerinin sıklaştırılması, firmaların yasasının değiştirilmesi, kaçak ve ruhsata aykırı yapıların denetlenmesi, jeoteknik çalışmaları kararlılıkla yürütmek zorundayız” ifadelerini kullanarak sözlerine başladı.
“AFETLERİ ÖNLEYİCİ YATIRIMLARA DAHA FAZLA KAYNAK AYIRMALIYIZ”
En kıymetli yatırımın insana olan yatırım olduğuna vurgu yapan Bozbey, “Gelecek nesillere afete hazırlıklı kentler bırakmak hepimizin görevidir. Birlikte çalışma irademiz, buna olan inancımızın göstergesidir. Hazırlıklarımızı birbirine entegre şekilde hayata geçirmek zorundayız. Marmara’da yer alan kentleri birbirine bütün düşünmek ve hazırlığımızı buna göre yapmalıyız. Afetlerle mücadele için ayrılan kaynakların, afetlerin çok küçük bir kısmını önlediğini biliyoruz. Bu eylemi mutlaka değiştirmeliyiz. Kentlerimizi afetlere hazır hale getirmek için önleyici yatırımlara daha fazla kaynak aktarmalıyız. Olası bir afetin etkilerini en aza indirmenin ve kayıpların önüne geçebilmenin mümkün olduğunu unutmamamız gerekiyor. Afet konteynerlerin her mahallede yer alması, afet gönüllülerin eğitimlerine hazırlıklı olmamız gerekli. Afetlere mutlak hazırlıklı olmalıyız. Hizmet üretebilmek ve mali disiplini sağlayabilmek için Belediye bütçesinin de sağlıklı bir şekilde yönetilmesi gerekiyor” dedi.
“BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÖDENEĞİMİZİNDEN 517 MİLYON LİRA KESİLDİ”
Bozbey, “Daha öncede ifade ettiğim gibi SGK borçlarının yapılandırılması gerektiğini bir kez daha yinelemek istiyorum. Borçlar faizsiz olarak yapılandırılmalı. Belediyeler afetler için bütçe oluşturmaya çalışırken, SGK borçları belediyeleri çok zor bir duruma sokmaktadır. Belediyeler personel maaşlarını bile ödemekte zorlanır hale gelecektir. TBMM’nin açılışının yapıldığı bugünlerde SGK borçlarının yapılandırılmasının çıkarılmasını ve belediyelerimizin nefes almasını istiyoruz. Ne yazık ki birkaç gün önce Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde tam tersi uygulamayla karşı karşıya kaldık. Büyükşehir Belediyesi ödeneğimizden 517 milyon lira kesildiğini sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu oran gelirimizin yüzde 51’ini teşkil etmektedir. Geçmiş döneme ait bu borcun, zamanında neden ilgililerden tahsis edilmediğini soruyorum. İlk defa Bursa Büyükşehir Belediye’mize uygulanan bu yüksek kesintiyi diğer belediyelerimizin yaşamasını asla istemiyorum. SGK ve vergi borcuna ilişkin yapılmamış bu girişimin şu an yapılması bir soru işareti. Bizim amacımız nettir. Bursa halkına hizmet etmektedir. Devletimize olan her türlü yükümlülüğümüzü yerine getirmemize rağmen bu davranışın Bursa halkına yapacağımız hizmeti engellemek olduğunu düşünüyoruz. Bunun yapılmasının bizi daha çok çalışmaya teşvik ettiğini söylemek istiyorum” diye konuştu.
“BU TOPLANTININ MİLAT OLMASINI DİLİYORUM”
Depremler olmazsa dünyanın yok olacağını dile getiren AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Prof. Dr. Orhan Tatar, depremlerin afete dönüştürülmesine insanların sebep olduğunu belirtti. En temel konulardan birinin toplumsal farkındalık yaratmak olduğunu söyleyen Tatar, afet farkındalığı konusunda vatandaşta davranış değişikliği yaratmanın önemine vurgu yaptı. Toplumsal dirençliliğin, toplumsal dayanışmayla sağlanacağını dile getiren Tatar, 6 Şubat’ın hiçbir hatayı affetmediğini, 85 milyon insanın şapkasını önüne koyup düşünmesi gerektiğini söyledi.
Tatar, “Yapacağımız şeyler çok zor değil. Marmara bizim kalbimiz. Marmara her yere yeter ama diğer yerler Marmara’ya yetmeyebilir. Ekonominin yüzde 45.6’sı burada. Nüfusun yüzde 31’ine ev sahipliği yapıyor. Vergi gelirlerimizin yüzde 62’sini kapsıyor. Marmara Belediyeler Birliği’nin bugünkü toplantısının bir milat olmasını diliyorum. Koordinasyon çok önemli bir anahtar kelime. Afet yönetiminde sıfır egoya sahip olmak gerekiyor. Dayanışmaya, paylaşıma, iş birliğine açık olacaksınız. Şikayet etmeden eksileri, artılara doğru çevirme yönünde dayanışma içinde çalışılmalı. Afet yönetiminde dayanışma kültürünü kazandırmak zorundayız. Marmara’yı bekleyen bir gerçek var” diye konuştu.
TATAR, GEMLİK FAYININ KRİTİK OLDUĞUNU SÖYLEDİ
Marmara’da birçok aktif fayın olduğunu söyleyen Tatar, en aktif diri fayı barındıran ülkenin Türkiye olduğunu vurguladı. Fayların 5 üzerinde deprem üretme potansiyelini barındırdığının altını çizen Tatar, “Binaların yüzde 80’i kaçak. Hangi birinden başlayacaksınız? Konut sahibi olmayı yatırım aracı olarak görmekten çıkarmamız gerekiyor. Bursa, Yalova benim en çok kaygılandığım yerlerden birisi. Marmara’nın güneyi de, içi kadar aktif fayları barındırıyor” dedi. Bütünleşik Afet Yönetim Sisteminin önemine vurgu yapan Tatar, 485 tane fay olduğunu ve her birinin deprem parametrelerinin belirlenmesinin önemli olduğunu belirtti. Önceliklendirilmiş 132 fayın deprem üretme potansiyelini gerçekleştirecekleri proje sonucunda ortaya çıkaracaklarını ifade etti.
Gemlik fayının kritik faylardan biri olduğunun altını çizen Bozbey, ‘Depreme Dirençli Şehirler için Türkiye Modeli’ kapsamında Türkiye bina deprem yönetmeliği ve uygulama esaslarına dair tebliğ hazırlandığını söyledi.
AFAD Marmara Afet Risklerini Azaltma Dairesi Başkanı Gökhan Yılmaz, Genel Müdür Tatar’ın konuşmasının ardından gerçekleştirdikleri faaliyetlerin anlatıldığı bir sunum gerçekleştirdi. Marmara Bölgesi’nde neler yaptıklarını anlatan Tatar, STK’ların risk azaltma faaliyetlerinde yer almasını sağlayacak çalışmalar yürüttüklerini, tsunami risk azaltma çalışmalarının izlenmesi ve takibi, tsunami riskinin Afet Müdahale Planlarının senaryolarına dahil edilmesi için müdahale planları hazırladıklarını anlattı.