Merhaba Sevgili Manşet 16 Okuyucuları,

Aylar sonra tekrar uygulanmaya başlanan haftasonu sokağa çıkma yasağında bu sefer dikkat ettiyseniz ilk yasaklarda görmeye alıştığımız memleketimden insan manzaralarına sosyal mecralarda pek denk gelmiyoruz. Yine yasağı delenler var ve bu minvalde haberler var ama bu karantinanın eski tadı kalmadı sanki.

Luppo Dayı vardı mesela, onun sıkı takipçisi Coca Cola alan amcamız vardı. Tabi kendilerinin haber olma sebebi aldıkları ürünler değil sokağa çıkma yasağındaki öncelikli alışveriş ürünleri idi. O tıklım tıkış market bakkal fırın sıralarında “Luppo’m ve Cola’m olmadan asla!” düsturuyla midesi uğruna (ki bu abur cubur kategorisine giren ürünlerle o da tartışılır) sağlığını hiçe sayan insanlarımız arasında coşkuyla yayılan ve sevinçten kime bulaşacağına şaşıran Covid uğruna ne capsler yapıldı ne cenaze müzikleri uyarlandı.

Peki bu haftasonunun farkı neydi, neden sosyal medyada benzer şeyler görmüyoruz, gülmüyoruz, linç etmiyoruz, eleştirmiyoruz ve sadece yasak başlamadan eve yetişmeye çalışan insanları ya da yasağı delip dışarı çıkan asi gençleri izliyoruz haberlerde?

Bunun tek ve son derece basit bir cevabı var: Kanıksamak.

Türk Dil Kurumu’na (TDK) göre kanıksamak iki anlama sahip:

1. Çok tekrarlama sebebiyle etkilenmez olmak, alışmak

2. Bıkkınlık getirmek, usanmak

Ne güzel demiş Adalet Ağaoğlu, “Kanıksamış ve alışmış olduğumu düşünmek bile istemiyorum”.

İşte bizler de tam bu durumdayız. Aynen ilk anlamında olduğu gibi sürekli aynı davranışların tekrarlanması sebebiyle artık durumun bize ilginç ya da kötü gelen bir tarafı kalmamaya başladı, ve aynen ikinci anlamında olduğu gibi de bıktık usandık.. Cehaletten usandık, inatla maskesiz gezenlerden usandık, İstiklal Caddesi’nde çekim yapan kameramanı görünce maskesini indirerek güzel gülümsemesini tüm ulusun görmesini isteyen genç kızlarımızdan usandık, 4 Aralık Cuma günü süpermarketlerin, haftasonu da açık olacaklarını bilmemize rağmen gereksiz ürünlerle dolu market arabalarıyla E-5’ten farksız olmasından usandık ve daha da fenası bunun böyle devam edeceğinden artık iyice emin olduğumuz için usandık..

Tez vakitte önce bu illetten sonra da cehaletten kurtulmamız dileğiyle..

Sağlıkla ve sevgiyle kalın,

Dr. Nilüfer RÜZGAR