Bursa Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği tarafından 27. Doğan Ersöz ve BUSİAD Başarı Ödülleri töreni gerçekleştirildi.
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Küçükkayalar, “Kuruluşumuzun 46. yılında daha nice Cumhuriyet kutlamalarına diyoruz ve Cumhuriyetimizin daha etkin bir demokrasi ile taçlandırılmasını diliyoruz. Dünyamız hem siyasi hem ekonomik hem teknolojik hem de var oluşsal anlamda kritik bir dönemde. Hemleri çoğaltmak mümkün elbette. Ama artık şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki; dünyamız değişim açısından çok önemli bir dönüm noktasında. Üçüncü Dünya Savaşı lafları mecazi değil gerçek anlamda da havada uçuyor ve artık füze olup insanlara zarar veriyor. Küresel açıdan daralma bizzat yaşanıyor. Artık adil gelir dağılımının giderek kötüleştiğini hepimiz hissediyoruz. Ekonomik güç dengeleri değişiyor. Değişen dengeler ekonomik sorunların yanı sıra siyasi sorunlar olarak da karşımıza çıkıyor” ifadelerini kullandı.
“BURSA’MIZA VE ÜLKEMİZE IŞIK TUTMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Küçükkayalar, “Dünyamız durmadan ısınıyor. Isınırken içindeki bizleri de bir yakıyor bir donduruyor, gücüyle felaketler karşısında bizleri çaresiz bırakıyor. Elbette, tüm bu olumsuzluklar karşısında hiçbirimiz moralimizi bozup karamsarlığa kapılıp pes etmemeliyiz. Tüm karar alıcılar ve biz iş insanları, bu değişen dünyamızdaki gelişmeleri mutlaka çok iyi okuyup geleceğe yönelik yol haritalarımızı zamanında ve doğru bir şekilde hazırlamalı, belirleyeceğimiz hedefler ve planlar çerçevesinde çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmeliyiz. İşte biz de BUSİAD olarak kurulduğumuzdan bu yana tam 46 yıldır gönüllülük esasıyla çalışmalarımızı sürdürüyor, içinde bulunduğumuz bu dönem dahil her dönemde yaptığımız etkinliklerle, hazırladığımız raporlarla üyelerimize, Bursa’mıza ve ülkemize ışık tutmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Küçükkayalar sözlerini şu şekilde sürdürdü:
Bizim ışığımız her zaman akıl ve bilim yoluyla olmuştur. Ve bunu bize öğütleyen de Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. Öyle bir lider ki O, “Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse bilimi seçin” diyebilecek kadar bilime ve akla inanmıştır. Bizler de onun aydınlattığı yolda yürümeye gayret ediyoruz. Akılla, bilimle yürürken Cumhuriyetimizin 2. yüzyılında, dünyanın içinde bulunduğu zor koşullara rağmen yine onun sözüyle geleceğe bakarak çözümler arıyoruz. Demişti ki; “Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim”. Biz de öyle. İş insanı umut üzerine inşa eder varlığını. Geleceğin hep daha iyi olacağını umar. Türkiye’nin geleceğine inanıyor ve umudumuzu hep diri tutuyoruz. Biliyoruz ki yüreğimizde yanan kor sönerse tekrar harlamaz. O nedenle tüm olumsuzluklara rağmen hep bir çıkış yolu arıyor ve buluyoruz. Bu arada, önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü yitirişimizin 86. yıl dönümünde kendisini saygı ve minnetle anıyoruz.
“2050 BURSA ÇEVRE DÜZENİ PLANINA İLK ANDAN BERİ KATKI KOYMAYA ÇALIŞIYORUZ”
2050 Yılı Bursa Çevre Düzeni Planı’na ilk andan beri katkı koymaya çalıştıklarını dile getiren Küçükkayalar, “Hazırladığımız “Sanayi, Tarım ve Turizm ile Gelişen Bursa” vizyon belgemizle, ardından bu belgeyle birlikte gittiğimiz 17 ilçe ve Bursa Büyükşehir Başkanımız Sayın Mustafa Bozbey ziyaretinde de hep Bursa’nın dengeli gelişmesinden yana olduğumuzu dile getirdik. Bu arada özellikle Büyükorhan Belediye Başkanımız Sayın Kâmil Turhan’ın haklı serzenişini sizlerle paylaşmadan edemeyeceğim. Sayın Turhan, ülkemizin 922 ilçesi arasında sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralaması açısından Nilüferin 8. Büyükorhan’ın ise 815. sırada olduğunu dile getirerek çok önemli ve çarpıcı bir gerçeği bizlerin dikkatine sunuyor. Sanki pazularımız gelişmiş ama bir ayağımız zayıf kalmış gibiyiz!.. Adımızın ilk kelimesi büyük bir sevgi ile bağlı olduğumuz Bursa. Biz Bursa deyince büyükşehrimiz ve 17 ilçemizle birlikte Bursa kentimizi anlıyoruz. Kentimizin yaşanabilir olması işlerimizin de dünyamızın da sürdürülebilir olmasına katkı sağlayacaktır. Kentimizin yaşanabilir olması da Bursa’nın planlanmasının, Bursa’mızın topyekûn kalkınmasını sağlayacak şekilde; tüm ilçelerin birlikte düşünülüp ele alınarak, sosyo-ekonomik dengesizliği de giderecek şekilde politikalar geliştirilerek, bütün ilçelerin orantılı gelişimi üzerine kurgulanmasına bağlıdır. Tüm değişimin paradigmamızı değiştirmekten geçtiğini biliyoruz. Kolay değil ama buna da mecbur olduğumuzu görüyoruz” diye belirtti.
“400 BİNLİK NÜFUS BASKISI ALTINDA NİLÜFER”
Ödül törenine katılan Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, “Sanayi, tarım dengesinin birbirine ne kadar düşman olduğunu görüyoruz. Nilüfer’de tarım alanları toplam alanlarımızın yüzde 74’ü. Çok sayıda sanayi bölgesi Nilüfer ilçesinde bulunuyor. 5 bin üzerinde bulunan sanayi sitesi de bizim ilçemizde. Yoğunluğun burada olması, zorlukların, iyiliklerin Nilüfer’de olması, istihdamın olması, Nilüfer’i bir cazibe merkezi haline getiriyor. Her şey burada olunca bir göç yoğunluğu da oluşuyor. Büyük bir baskı altında Nilüfer. Yeni konutlar, yeni planlama ihtiyaçlarını doğuruyor. ‘Tarımı nasıl ayağa kaldırırız’ konusuna yönelik bir çalışma yapmıştık. Şehir bir şekilde ortaya doğru bastırılmış durumda. Yeni yapılan TEKNOSAB’da 100 bine yakın çalışandan bahsediliyor. 400 binlik nüfus baskısı altında Nilüfer. 200 bin yeni nüfus var ki planlanan alanlara bakıldığında tarım alanlarına baskı yapıldığı görülüyor” diyerek tarım alanlarına yapılan kaçak yapılaşma için mücadeleyi sürdüreceklerini anlattı.
BUSİAD Doğan Ersöz Ödülü: Oya COŞKUNÖZ AKTAŞ
BUSİAD Özel Başarı Ödülü: Sencer SOLAKOĞLU
BUSİAD Kültür-Sanat ve Spora Destek Ödülü: TOFAŞ Türk Otomotiv Fabrikası A.Ş.
BUSİAD Meslek Ödülü: Atilla PARLAMIŞ
BUSİAD Meslek Ödülü: Sinan BAYKAL
BUSİAD Eğitim Ödülü: Mehmet Zorlu Vakfı
BUSİAD Sosyal Sorumluluk Ödülü: BUSADER Federasyonu